İmamoğlu’ndan vatandaşlara ‘İstanbul Maratonu’ çağrısı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul’un düzenlediği, 20 Eylül’de koşulacak 15. Vodafone İstanbul Yarı Maratonu için, Haliç Kongre Merkezi’nde basın toplantısı düzenlendi.

“HEPİMİZİN SAĞLIK DİLEDİĞİ ÇOK ZOR GÜNLERDEYİZ”

Toplantıda konuşan İmamoğlu, ilginç bir döneme şahit olunduğunu belirterek, “Bırakın yürümeyi, koşmayı; hepimizin sağlık dilediği, çok zor günlerdeyiz. Nefes almayı bile önemsediğimiz anlar yaşıyoruz. Ama bir yandan da şunun farkındayız ki; sağlık, aslında çok büyük bir zenginlik” dedi. Yaşanan zor anlarda tedbirleri alarak yarı maratonu düzenlemenin toplumsal ve sosyal bir mesaj içerdiğini kaydeden İmamoğlu, “Zira bu, sadece bir yarış değil; aynı zamanda, bir yardımlaşma duygusunu da besliyor. Bu taraf da benim için önemli. Zor günleri bir arada atlatıyoruz. Böylesi bir etkinlikte spor ve sağlık boyutu, dayanışma boyutu, açısından ciddi bir katılım bizi mutlu edecek” diye konuştu.

“SANAL YARIŞMA, MÜTHİŞ YARATICI BİR FİKİR”

Sanal olarak da koşulabilecek yarı maraton için tüm teknolojik alt yapının hazırlandığına vurgu yapan İmamoğlu, şunları söyledi:

* İnsanlar, kendi düzenini kuracak. Parkur devreye girecek ve insanlar koşacak. Bence müthiş yaratıcı bir fikir. Dünyanın en iyi 10 maratonundan biri olduğunu arkadaşlarımız, Federasyon Başkanı’mız dile getirdi.

* Tabii, geçen yıl daha yoğun bir katılım vardı; ama bu yıl malum konulardan dolayı, belirli bir sayıda katılımı planlıyor arkadaşlarım.

* Ama olsun; bir kere ortaya koyacağı atmosfer oradaki görsellik, o yayının tüm dünyaya hissettirilmesi; İstanbul’un tarihi yarımada açısından da bütün dünya ya gösterilmesi noktasında, muazzam bir zenginlik katacak.

* İstanbul’un her daim dünyaya vermesi gereken mesajlar vardır. Hele hele bu dönemde, iyiliği, yardımseverliği İstanbul’dan bütün dünyaya mesaj olarak vermemiz gerektiğini düşünüyorum.

“ENERJİNİZLE BİZE KATILABİLİRSİNİZ”

Yarışmanın sponsorluğunu üstlenen Vodafone’a teşekkürlerini ileten İmamoğlu, “Buranın aynı zamanda bir yeşil maraton olması, yani yeşile, çevreye vurgu yapması, bu konsepte sahip olması çok çok değerli. Özellikle geri dönüşüm malzemelerinden üretilerek çevre hassasiyeti korunmuş bir yarışma gündeme getirmek ve bunu bu şekilde hazırlamak da değerli” ifadelerini kullandı.

Yarışmanın, sanal olarak düzenlenmesine da dikkat çeken İmamoğlu, “Bu sanal maratona tüm Türkiye’den katılım olabiliyor. Dolayısıyla ülkemizin, sadece İstanbul değil, 81 ilinden katılıma bütün vatandaşlarımızı davet ediyoruz. Kendi parkurunu oluşturarak, 19-20 Eylül tarihleri arasında ve kendi seçtikleri zaman dilimlerinde koşularını yapabilecekler. Bu da bence çok yaratıcı. Türkiye’nin neresinde olursanız olun yardımsever duygunuzla ve enerjinizle bize katılabilirsiniz. Bu anlamda aslında hepinizi, iyilik peşinde koşmaya davet ediyoruz bir yönüyle” dedi.

“MARATONUN KAYBEDENİ YOKTUR”

Yarışmanın, Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı kriterler doğrultusunda hazırlandığına dikkat çeken İmamoğlu, “Maraton denilince benim aklıma bir başka duygu gelir. Hiçbir maratonun, aslında kaybedeni de yoktur. Herkes kazanır; bu yönüyle de değerli. Aynı zamanda sağlığın, dostluğun, hoşgörünün, sevginin kazandığı bir gün olmasını da diliyoruz ki bu yarışta” dedi.

İSTANBUL YARI MARATONU “ALTIN KATEGORİ”YE YÜKSELDİ

World Athletics tarafından Altın Kategori’ye yükseltilerek dünyadaki “En iyi 8 yarı maraton listesi”ne giren Vodafone İstanbul Yarı Maratonu, Tarihi Yarımada’da koşulacak pandemi önlemleri nedeniyle sınırlı sayıda sporcunu yer alacağı etkinliğin bu yıl, pandemi önlemleri nedeniyle 10 kilometre koşuları gerçekleşmeyecek.

2 bin 500 atlet ile sınırlı tutulan etkinlikte, 21 kilometrelik parkur koşulacak. Daha önce 5 Nisan 2020’de koşulması planlanan Vodafone İstanbul Yarı Maratonu, küresel salgın nedeniyle ertelendi ve düzenlemelerle birlikte yeniden gözden geçirildi.

Katılımcılar, cep telefonlarına indirecekleri bir uygulama ile 5 bin başvurunun kabul edildiği sanal koşuda, kendi parkurlarını kullanarak yarışabilecek.

İLGİLİ HABERİmamoğlu’ndan sahillerdeki ‘mangal yasağı’ yorumu: Hiç pişman değilim