Depremzedenin isyanı: Cumhurbaşkanı da gelse konuşacağım

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı üzerine bölgeye giden Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç ve Elazığ Milletvekili Gürsel Erol ile birlikte CHP’li heyet incelemelerde bulundu. CHP ekibi yarın da bölgede incelemelerini sürdürecek.

Heyet, vatandaşlarla görüştü, depremin vurduğu Sivrice ilçesine giderek Kaymakam Yunus Emre Vural’ı ziyaret etti. Daha sonra gruplar halinde ayrılan milletvekilleri riskli bulunup da yıkılma kararı alınan binaların yıkılışını mahalleye giderek takip ederken bazı milletvekilleri de yapımına başlanan binaların olduğu bölgeye gitti. Bazı milletvekilleri ise ildeki sivil toplum kuruluşları yöneticileriyle görüştü.

“DEPREM BAKANLIĞI MUTLAKA KURULMALI”

Elazığ’da yapılan bir dizi incelemelerden sonra açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, şu ifadeleri kullandı;

*Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatlarıyla 30 milletvekilimizle birlikte bugün Elazığ’dayız yarında Elazığ’da olacağız. Buraya geliş amacımız Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlatmak.

*Deprem oluyor 3-5 gün medyada deprem konusu işleniyor. Deprem sonrasın enkazlardan yurttaşlarımızı kurtarma çalışmaları, müjdeli haberler, yaşamını yitirenler fay hattına ilişkin haberler günlerce konuşuluyor ama 10-15 gün sonra bir bakıyorsunuz gündeme deprem düşüyor ta ki yeni bir deprem olana kadar.

*Oysa Türkiye bir deprem ülkesi Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu gerçeğini unutmamız gerekiyor. Türkiye’de her an daha şiddetli daha büyük depremler olabilir bunun unutmamız gerekiyor.

*O yüzden CHP olarak bizim önerilerimiz oldu, bunlardan birisi mutlak ve mutlak suretle bir deprem bakanlığı kurulmalıdır artık. Deprem Bakanlığı afet işleri olabilir, seller, yangınlar, depremlerle ilgili bir isim olabilir.  Bu kurulmasını istediğimiz bakanlığı depremle ilgili daha çok çalışması gerekiyor bunu önerdik.

“HÜKÜMETİN DİKKATİNİ ELAZIĞ’A ÇEKMEK İÇİN GELDİK”

Hükümetin dikkatini çekmek için Elazığ’a geldiklerini belirten Öztunç sözlerini şöyle sürdürdü;

*Tüm büyükşehir belediyelerinde deprem daire başkanlıklarının kurulması gerekiyor. Ve en önemlisi Türkiye’de deprem fay hatları üzerinde bulunan tüm yerleşim alanları olan köy, kasaba, ilçe, il, büyükşehir gibi yerlerde bulunan bütün binaların yapı stokları çıkarılmalı, risk analizleri yapılmalı. Bunların gerçekleştirilmesi gerekiliyor ki cam ve mal kaybımız daha az olsun.

*Bu amaçla CHP olarak deprem gerçeğini sürekli gündemde tutuyoruz. Bu amaçla bir yıl önce Elazığ’da yaşanan deprem nedeniyle Elazığ’a geldik. Deprem sonrası verilen sözler tutuldu mu bunu tespit edeceğiz ve hem ülkemizin dikkatini hem hükümetin dikkatini bir kez daha Elazığ’a yönelmesini talep ediyoruz.

*Elazığ’da deprem sonrasında yurttaşlarımızın sorunları var ve devam ediyor. Binalar yapılıyor kuralar nasıl çekilecek, çekilen kuralarda adaletsizlik var mı yok mu, insanlara verilen kira yardımı ne kadar gibi pek çok sebep söz konusudur.

*Bunları gerek TBMM’de gündeme getireceğiz gerekse hazırladığımız raporu genel başkanımıza takdim edeceğiz ve siyaset yapmadan konuları gündemde tutacağız.

*Deprem siyasi bir malzeme değildir, deprem siyaset üstüdür biz buraya siyaset yapmak için gelmedik. 30 milletvekiliyle gelme gerekçemiz Türkiye’nin ve hükümetin dikkatini bir kez daha kendisi aziz yurttaşı aziz Elazığ’a çekmedir, bu amaçla buraya geldik.

“HÜKÜMET İRADE ORTAYA KOYMADI”

Açıklamasına Elazığ’a gelen 30 CHP milletvekillerine teşekkür ederek başlayan CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, şunları söyledi;

*Ben öncelikle genel başkan yardımcımız Ali Öztunç beye ve bizleri yalnız bırakmayan, Elazığ’ın sorunlarına karşı duyarlık hissedip de Elazığ’a gelen 30 milletvekilimize, illerden gelen il başkanlarımıza, bize destek veren tüm yöneticilerimize teşekkür ederim.

*Biz 24 Ocak gecesinde Elazığ’da yaşanan deprem sonrası burada devletin ve milletin varlığını korumak adına, vatandaşın mağduriyetlerinin giderilmesi anlamında, mülkiyet haklarının korunması anlamında yapıcı bir siyaset izleyerek gerilim ve karşıtlık bir söylem yapmak yerine hükümetin uygulamalarına destek vererek eksik gördüğümüz uygulamalarla ilgili yönlendirmeler yaparak, doğru çözümlerin neler olması gerektiği konusunda bilgi paylaşımında bulunduk.

*Zaman zaman bununla ilgili TBMM’de önergeler verdik. Kanun teklifleri verdik. Ulusal ve yerel basında bunu gündeme getirdik. Devletin kendi iç işleyişinde, yönetmelikleri ve konularına göre yapacağı her şey Elazığ’da yapıldı. Ama zaten sorunumuz mevcut yönetmeliklere göre yapılan işler, Elazığ’ın ihtilaçlarını karşılamayan işlerdi.

*Bununla ilgili 1992 yılında Erzincan depremiyle ilgili yaşanan süreci anlattık. Erzincan depremiyle ilgili oranın yöresel ve coğrafi özelliklerine, jeolojik yapısına, vatandaşın mağduriyetlerine, ekonomik ve sosyolojik durumuna göre önlemler alınmıştı.

*Bunları gündeme getirdik. Ama Elazığ’da gün geçtikçe kanunlardan kaynaklı mağduriyetlerin giderilmesine siyaset iradesi karar vermedi. Sorun burada. Siyaset ve hükümet iradesi Elazığ’ın sorunlarının çözümüyle ilgili irade ortaya koymadı.

 “ELAZIĞ SAHİPSİZ DEĞİLDİR”

Vatandaşın mağduriyetinin gün geçtikçe büyüdüğünü kaydeden Erol sözlerine şöyle devam etti;

*Biz bunu daha önce siyaset malzemesi yapmamıştık. Ama bu saatten sonra bu konu siyasi bir konudur. Bugüne kadar depremle ilgili siyasi bir yorum, tavır almadık. Ama bundan sonra Elazığ’da depremin mağduriyetiyle ilgili sürecin yönetimi, planlamaması siyasi bir konudur.

*Siyasi irade bu konuda son derece duyarsız davranmakta. Cumhuriyet Halk Partisi, Sayın Genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun görevlendirmesi ile ilk defa bir ilde yaşanan sorunla ilgili 30 milletvekilini görevlendirmiştir.

*Bu uygulamadan dolayı da son derece ilin milletvekili olarak memnunum. Milletvekili arkadaşlarımız parlamentoda Elazığ’da yaşanan mağduriyetleri gündeme getirecektir. Elazığ hem deprem sürecinde yaşanan mağduriyetler hem deprem pandemiden kaynaklı inanılmaz mağduriyetler yaşadı.

*İki olayı arka arkaya yaşaması daha sonra da artçı depremlerin orta hasarlı diye tanımlanan binalarda hasarlar yaratması, insanların evlerine girememesi gibi inanılmaz mağduriyetler var.

*Evlerin metrekaresinden, kura çekimi, zemininden, planından, yerinden kaynaklı sorunlar var. Sorular yumağı. İnşallah temennimiz Elazığ bu mağduriyeti biran önce atar. Burada 30 milletvekillinin varlığını göstermesi şunu gösterir, Elazığ sahipsiz değil. CHP’nin genel başkanı ve CHP’nin her milletvekili Elazığ’ın sahibidir.

“CUMHURBAŞKANI DA GELSE KONUŞACAĞIM”

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’a eşya yardımı alamadığı için dert yanan deprem mağduru vatandaş, “Bakan, valiye emir verdi. Vali de ilgilenmedi. Ben böyle bir yönetim istemiyorum. Tamam mı? Mümkünse bana yardımcı olun. Mecliste dile getirin. Cumhurbaşkanı da gelse ben yine konuşacağım. Eşya yardımı alamadım, kira yardımı aldım. Kızımın 50 milyarlık çeyizleri gitti. Metin Bulut burada ‘mıy mıy mıy’ konuştu. Ben böyle milletvekili istemiyorum” ifadelerini kullandı.